28 Kasım 2010 Pazar

Heat 95-106 Mavericks


Öncelikle şunu söyleyeyim, yukarıdaki fotoğrafı özellikle seçtim. Erick Dampier Heat ile kontrat imzaladıktan sonra, ilk kez maça çıkıyor ve tesadüfe bakın ki, ilk oynadığı maç da Dallas Mavericks deplasmanı ve karşısında da dün kontrolden çıkan Tyson Chandler var. Gerçekten her Mavericks taraftarı için de bu yönden de çok güzel maçtı dünkü mücadele.

Eğer Mavericks kazanırsa, bu zorlu haftada kalıp çıkıyordu ve aynen de öyle oldu. Gerçekten önemli bir haftayı geride bıraktı takım 5 günde 4 galibiyet alarak. Ben bile buraya neredeyse, her gün maç yazısı yazmaktan yoruldum, oyuncuların üzerindeki yorgunluğunu düşünemiyorum bile. Bir de kazanmanın yanında, çok konuşulan ve tepetaklak giden, Heat'in bu 3'lüsünü çok güzel bir oyunla alt etmek sevindirici tabii ki.

Yurtta kaldığım için, NBA TV izleme fırsatım yok bu nedenle, dün, bu sezon ilk kez bir Mavericks maçını televizyondan izleme fırsatı buldum. Her maçı atdhe.net'ten takip etmek, bazen insanı çok sıksa da, NTV'deki, İsmail Başkan ve Kaan Kural'ın sohbeti ile daha da keyifli bir maç oldu.

Maçta en fazla öne çıkan isimden ve tartışmasız şekilde ilk çeyreğin kahramanından başlayalım. Dün izlediğim Chandler'ın performansı, Mavericks'i takip ettiğim 8 yıl boyunca, izlediğim en mükemmel pivot performansıydı. Daha ilk çeyrekten, 9 sayı, 7 ribaundu buldu Chandler. Maçı da 14 sayı, 7'si hucüm olmak üzere, 17 ribaund ile tamamladı. Belki bu istatistikler uzun problemi yaşayan Heat karşısında şişirilmiş olarak durabilir, fakat yine de çok değerli. Zaten bu sezon oynadığı oyun ortada, tek kelimeyle en iyi yıllarından birini geçiriyor. Bir de kariyeri boyunca sadece 1 sezon %70'in üzerinde serbest atış attığını ve bu sezon bu yüzdeyi 80 civarına çektiğini düşünürsek, ne kadar istekli ve konsantre olduğunu söyleyebiliriz. Muhtemelen Dallas'ın havasında, suyunda bir şey var ki, buraya gelen, serbest atış atmayı öğreniyor. Şaka bir yana, oyununun bu gelişiminde tabii ki iki faktör daha fazla öne çıkıyor. Jason Kidd'in varlığı ve kontrat senesinde olması...

Gelelim takımın geri kalanına. Maçın 2. yarısında 13-0'lık bir seri ile başladıktan sonra, aslında maçı bitirmişti orada Mavericks. Nowitzki'nin biraz daha az süreler bulmasının gerekliliğinden hep bahsediyorduk. Bu maç tam kenarda uzun süre oturacakken, Wade ile son periyotta Heat'in kıpırdanması, Nowitzki'yi yine oyunda tuttu fakat yine 3-4 dakika daha az oynadı bugün. Son 3 maçtaki performansından sonra, şut yüzdesi vasatı aşamasa da 22 sayıyla oynadı.

Nowitzki'nin performansından ziyade, tıpkı Spurs maçında olduğu gibi skorda sadece Nowitzki'nin eline bakmadı bu maçta da Mavericks. Bu gerçekten önemli bir gelişme. Tam 6 oyuncusu, çift hanelerde skor üretti Dallas'ın. Özellikle Caron Butler'ın oyunu, umut verdi diyebiliriz. Uzun bir süreden sonra, ilk kez 35 dakikanın üzerinde süre bularak, 9/15 gibi gayet iyi bir yüzdeyle, 23 sayı kaydetti o da.

Takım savunmasına değinelim biraz da. İyi savunma yapıyor gerçekten takım zaten NBA'de, 92.3 ile ligin en az sayı yiyen 3. takımı Dallas. Her ne kadar hücumda da 97.6 ortalama ile NBA genelinde 22. sırada olsalar da, son bir kaç maçtır Nowitzki'nin yanında, diğer oyuncuların da hücumda sorumluluk almasıyla, hücumun da yavaş yavaş oturduğunu düşünüyorum, sezonun ilerleyen günlerinde, bu ortalama daha da yukarı çıkabilir. 

Son olarak, Miami Heat'de, 3'lü, skor anlamında homojen bir dağılım gösterse de ritm bulmakta zorlandılar, fakat her şeyden önemlisi, takımın geri kalanı neredeyse sıfır. Dün, Dallas bol bol alan savunması deneyince, biraz da James Jones'un üçlükleri ortaya çıktı. Coach Erik Spoelstra gidici diyorlar, muhtemelen de gider, çünkü Miami gerçekten kötü durumda. Kurtuluş, belki de Pat Riley'in parkeye tekrardan inmesindedir...

Özetle, zor bir haftayı geride bıraktı Mavericks. Pazartesi içeride Houston maçıyla Kasım ayını bitirdikten sonra, Aralık ayının 20'sine kadar, 9 maçın, 7 tanesini içeride oynayacaklar ve bu fikstürde sadece Utah deplasmanı zor sayılabilir, geri kalanlar ise kolay sayılabilecek bir fikstür. Takım da biraz dinlenme fırsatı bulacaktır böylece. Önümüzdeki maç, Pazartesi gecesi yine bir Texas derbisi olan, AAC'de TSİ 03.30'da Rockets ile.

Maçın Özeti: 

Hiç yorum yok: