20 Kasım 2010 Cumartesi

Bulls 88-83 Mavericks


New Orleans'ı American Airlines Center'da devirdikten sonra, deplasmanda da benzer bir oyunla kaybedeceğini tahmin etmiştim aslında Mavericks'in fakat dün AAC'de Bulls'a karşı kaybedeceklerini aklımın ucundan geçirmiyordum.

2 ileri, 1 geri havası var takımın tıpkı geçen sene olduğu gibi. Şu anki derece 7 galibiyet, 4 mağlubiyet şeklinde ve bu 4 mağlubiyetin 3 tanesinin Dallas'ın kendi evinde gelmesi, geçen seneki sıkıntının aynen devam ettiğinin göstergesi. Çok çerez maçları kaybediyor takım maalesef.

Maça gelelim. İlk önce ribaundlara değineyim. 20 tane hücum ribaundu verdi Dallas. Fazlasıyla kötü bir istatistik. Bulls'taki uzunların Joakim Noah olduğunu düşününce ve bir de üstüne Taj Gibson 18-17 gibi kendisine göre acayip bir istatistik yapınca bu durum kaçınılmaz oldu. Özetle kötüydük oldukça.

Takımda zaten hücum adına çok düzgün bir set olmadığı için, hücumda genelde Nowitzki'nin eline bakıyor Dallas. Her ne kadar bu gece box-score'dan bakıp 36 sayı gayet tatmin edici dursa da (bu sezonki en yüksek sayısı) maçın son 10 dakikasında hiç isabet bulamaması da ilginçti. Bir de bunların üstüne Kidd'in ve bu sene gayet iyi oynayan Terry'nin de bu akşam, son derece kötü oynaması bu tabloyu çıkardı ortaya. Fakat herşeye rağmen, kariyerinin ilk üçlüğünü atan Taj Gibson'ın o şutu girmese, Mavericks bu gece kazanırdı. Terry ve Kidd'in bu performanslarının, bu maçla sınırlı kalacağını düşünüyorum. Toparlanacaklardır muhtemelen. Ancak Caron Butler'ın toparlanmaya pek niyeti yok gibi. Ne zaman ritmli oynayacak merak içerisindeyim. En ufak bir ışık da vermiyor maalesef kontrat yılında olmasına rağmen.

Şu takım Rodrigue Beaubois'yı çok arıyor. Bir an önce dönmeli gerçekten, Barea ile falan olacak iş değil bu çünkü. Back to back'in 2. maçını oynayacak bu akşam Dallas. TSİ 03.00'da Atlanta ile Philips Arena'da.

Maçın Özeti:

Hiç yorum yok: