16 Nisan 2011 Cumartesi

Mavericks vs. Blazers | Here We Go !


Sonunda playofflar geldi. Müthiş mücadeleler bizleri bekliyor. Peki bizim Mavericks playoffta ne yapar? Nereye kadar gideriz, Portland serisinin gidişatı nasıl olur? Hepsine teker teker aşağıda değinmeye çalışalım.

Öncelikle Dallas'ın playoff mazisine değinmemiz gerek sanıyorum. Son 11 yılda +50 galibiyet alıp, playofflarda 2003 ve 2006 yıllarını bir kenara koyarsak, Mavericks her zaman için beklenilenin altında kalarak, dönem dönem de çok büyük hezimetler yaşadı bu geçen süre içerisinde. Özellikle son 5 yılda playofflara girerken, genelde ilk 4 sıradaydı takım. (İstisna olarak sadece 2008 var, 7. sıradan girmişlerdi.) Ve hemen hemen her yıl, Batı'da son 4 sıradan playoff yapan takımların, ilk turda en fazla eşleşmek istediği takım kuşkusuz Dallas Mavericks oluyor beklentilerin altında kalmasından dolayı.

Bu seneki serilere baktığımızda en zevkli ve çekişmeli serinin Thunder-Nuggets eşleşmesi ile Mavericks-Blazers eşleşmesi olacağını söyleyebiliriz rahatlıkla. Eşleşme belli olduğunda aklıma hemen iki takımın 2003 playofflarında ilk turdaki eşleşmeleri geldi. O yıl da Nash-Finley-Nowitzki'li Mavericks ile Rasheed-Derek Andersonlı Portland arasında müthiş bir seri yaşanmış, Dallas seriyi 3-0'a getirmesine rağmen, Portland mükemmel bir geri dönüşe imza atarak durumu 3-3 yapmış ve saha avantajı elinde olan Dallas, zor da olsa seriyi 4-3 ile geçmeyi başarmıştı.

Tabii o yıldan sonra tam 8 NBA sezonu geçti, birçok oyuncu değişti. Şu anki kadrolara ve eşleşmelere baktığımızda ise serinin yine ilginç ve çetin geçeceğine dair sinyal veriyorlar gibi. İlk önce kısalardan başlayalım. Portland'ın Andre Miller, Brandon Roy, Wesley Matthews, Rudy Fernandez ve sezon ortasında takasla aldıkları Gerald Wallace gibi oyuncuları, Mavericks backcourtuna karşı fizikli kalıyor, bu Dallas için önemli bir handikap. Dallas'ın kısa rotasyonuna bakarsak, fena değil fakat öyle çok da mükemmel olduğunu da söylemek güç. Jason Kidd gibi her ne kadar ayakları yavaşlamış biri olsa da sürücü koltuğunda, Jason Kidd, Jason Kidd'dir. Güvenim tam ona karşı, elinden gelenin en iyisini mutlaka yapacaktır. Güvenmediğim isim ise açık ara Jason Terry herhalde. Hemen hemen her sezon playofflarda sinen, ortaya yürek koyamayan bir oyuncu oldu Terry. Caron Butler'ın yokluğunda, Nowitzki'nin yanında en fazla sivrilmesi gereken oyuncu kesinlikle o olmalı. Ama bunu yapabilecek mi bu sene? Yine şüpheli olduğumu söylemeliyim, umarım beni yanıltır. Umutlu olmamama neden olan küçük bir istatistik vereyim, durumu çok daha net ortaya koyacaktır. Terry'nin son 5 yıldaki, Mavericks'in elendiği son maçlardaki performansı...

Finals Game 6 -- 16 points, 7-25 FG 
Game 6 2007 First Round -- 13 points, 6-14 FG 
Game 5 2008 First Round -- 13 points, 4-11 FG 
Game 5 2009 Second Round -- 11 points, 4-13 FG 
Game 6 2010 -- 2 points, 1-7 FG 
Average -- 11 points, .329 FG

Kısa rotasyonundan geriye kalan isimler ise, JJ Barea, DeShawn Stevenson, Rodrigue Beaubois, Shawn Marion, Corey Brewer ve Peja. Beaubois döndüğünden beri ritm bulamadı bir türlü ve Rick Carlisle onu benche çekecekmiş playofflarda ve bana göre doğru olanı da yapıyor. İyi ceza şutlarına ve iyi ceza şutlarına sahip olan Stevenson sezon başında ilk 5'te görev aldığı yerine tekrardan geri dönecek böylece. Bunların yanında, Shawn Marion'ın da Gerald Wallace karşısında ortaya koyacağı performans çok önemli. Kısalarla alakalı son birkaç şey yazarsam, Gerald Wallace ve bu sezon önemli bir çıkış yakalayan Wesley Matthews savunmak öncelikli yapılması gereken şey. Tabi şimdi fark ettim yazmamışım hiç Nicolas Batum gibi bir oyuncuyu da unutmamak gerek. Rick Carlisle mutlaka ama mutlaka bu fizikli kısalara karşı Corey Brewer'ı, kesinlikle kullanmalı. Eski sağlığında olmayan Brandon Roy'dan ise çok fazla çekindiğimi söyleyemem.

Gelelim uzunlara. Öncelikle şunu söylemek lazım Dallas'ın öyle aman aman boyalı alandan sayı tehdidi yok. Bulunan sayılar olarak Kidd-Chandler ikilisinin alley-ooplarını, biraz Marion'ı, biraz da genelde orta mesafeden, şuta dayalı oynayan Nowitzki'yi sayabiliriz. Nowitzki demişken, karşısında LaMarcus Alridge olacak. Oyun içinde de Gerald Wallaca'la da mutlaka eşleşecektir. Gerald Wallace karşısında zorlanabileceğini düşünüyorum fakat yine playoffta klasik ortalamaları olan +25 sayı, +10 ribaundu bulacağını düşünüyorum, bulamasa bile bu istatistiklere yakın oynayacaktır. Portland pivotlarına baktığımızda artık sakatlığın kitabını yazan Greg Oden'ın yokluğunda elde yaşlı Marcus Camby'nin olduğunu görmekteyiz. Her ne kadar yaşlı da olsa Camby savunmada önemli bir tehdit olacaktır. Dallas'ta ise sezon başından beri yatan Brendan Haywood'un artık playoff zamanının geldiğini hatırlaması ve geçen sezonki oyununu hatırlayarak ortaya bir şeyler kesinlikle koyması gerekmekte Dallas'ın zayıf karnı olan boyalı alandan.

Neresinden bakarsak bakalım, çok ama çok zevkli bir seri olacağı aşikar. Eşleşmeler dengeli gibi duruyor kağıt üzerinde. Bu dengeyi yıkacak ufak detayları yakalayan taraf seriyi geçecek diye düşünüyorum. Maçları kim kazanırsa kazansın, skorlar arasındaki farkın az ve 2 takımın da iyi savunma takımları olduğunu göz önüne aldığımızda maçların düşük skorlu olacağını beklemekteyim. Nowitzki'nin yanında bir oyuncunun daha skor anlamında elini taşın altına kesinlikle koyması gerek. Yoksa takım bir kez daha ilk turdan sonra tatile çıkar, orası da net.

İlk 2 maç içeride, bu 2 maçı kesinlikle almalı Mavericks. İçeride alınacak bir mağlubiyet, senelerin getirdiği özgüven eksikliğini daha da arttırıp, bir hüsrana daha sebep olabilir. Dallas iyi bir deplasman takımı, dışarıda bir maç alıp, 6. maçta işi bitireceğini düşünüyorum fakat 7. maça uzaması da kuvvetle muhtemel serinin. Yine de çok dengeli bir eşleşme, küçük detaylar serinin kaderini belirleyecektir. Şansların %60'a, %40  Dallas lehine olduğunu düşünüyorum fakat Portland da turu geçerse bir çok kişi bu sonuca şaşırmaz. Ancak Dallas buna artık bir sezon daha izin vermemeli. İlk maç, bu gece American Airlines Center'da, 04.30'da. Yolumuz açık olsun...

Hiç yorum yok: